A-ÇEVREMİZDEKİ VARLIKLARI TANIYALIM
1-Canlı Deyince Ne anlıyoruz?
Bulunduğumuz ve yaşadığımız çevre içinde birçok varlık görürüz.Varlıklar;canlılar ve cansızlarolmak üzere ikiye ayrılır.
Çevremizde bulunan varlıklardan ;sıra ,masa ,sandalye taş, toprak gibi varlıklar cansız varlıklara,insanlar ,kediler,böcekler gibi varlıklar ise canlı varlıklara örnek olarak verilebilir.
Canlı ve cansız varlıklar arasında bazı farklılıklar vardır.Bunlar;
*Canlı varlıklar *Cansız varlıklar
+Hareket ederler. +Hareket edemezler.
+Yaşamsal faaliyetler için enerjiye ihtiyaç duyarlar. +solunum yapamaz,beslenemezler.Enerji
Bu nedenle beslenirler.Solunum yaparlar. üretemez ve tüketemezler.
+Canlılar elde ettikleri enerji ile büyür ve çoğalırlar. +Cansız varlıklar büyüyemez ve
çoğalamazlar.
Bir varlığın canlı ve cansız olduğunu belirleyen özellikler vardır.Canlılara özgü olan bu özelliklere canlılık özellikleri denir. Canlılar dışarıdan bir etki olmadan hareket edebilirler.Dalda duran bir kuş ani bir ses duyduğunda kaçar.Bu olay kuşun bir uyarıya karşı verdiği tepkidir.Ancak taş sese karşı hiçbir tepki vermez.Kuş canlıdır,taş cansızdır.
Canlılar büyür ,gelişir,beslenir ,boşaltım yapar ve çoğalır.Bunlar canlılara ait özelliklerdir.
Canlılık özelliklerini şöyle özetleyebiliriz;
CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ
· Büyür ve gelişirler,
· Beslenirler,
· Hareket ederler,
· Solunum yaparlar,
· Uyartıları alır ve tepki verirler,
· Üreyip çoğalırlar.
2-Bitki ve Hayvanların Canlılık Özellikleri
Bitkiler ve hayvanlar canlı varlıklar oldukları için her iki grupta canlılık özelliği taşır.Ancak bitki ve hayvanlar arasında canlılık faaliyetlerini gerçekleştiren organlar ve bu faaliyetlerin gerçekleşme şekli farklılık gösterir.
Büyüme ve Gelişme
Bütün canlılar büyürler ve gelişirler.
Hayvanlar: Hayvanlarda büyüme ve gelişme sınırlıdır.Hayvanlar dünyaya geldiklerinde annelerine göre çok küçüktürler.zaman içinde büyür ve gelişirler.Kurbağa yavruları yumurtadan çıktığında küçüktür,büyüyüp ergin kurbağa olunca büyümesi durur.
Bitkiler:Bitkilerde büyüme süreklidir. Bitki yaşadığı sürece büyümeye devam eder.Bitkiler bir tohumun toprakta çimlenmesi ile fidan haline gelir.Fidan büyüyüp gelişerek ağacı oluşturur. Yetişkin birbitki çiçek ve meyve verebilir.
Beslenme
Bütün canlılar hareket edebilmek ,büyüyüp gelişebilmek,enerji elde edebilmek için beslenirler.
Hayvanlar: Hayvanlar kendi besinlerini üretemez.Besinlerini dışarıdan hazır olan canlılardır.Tüketicidirler.Bu sebeple besinlerini başka canlılardan karşılarlar.Bazı hayvanlar otla beslenir.Bazıları ise diğer hayvanları besin olarak kullanır.
Bitkiler: Bitkiler kendi besinlerini kendileri üretir.Bitkiler beslenmek için topraktaki madensel maddelere ,suya havaya ve güneş ışığına ihtiyaç duyarlar.
Yeşil bitkiler kökleri ile topraktan su ,madensel tuz, yaprakları ile havadan karbondioksit alır.Bu maddeleri ,yapraklarındaki klorofillerde güneş ışığı yardımıyla birleştirip besinyapar.Besin yaparken de havaya oksijen verirler. Bu olaya fotosentez denir.
Bitkiler aynı zamanda Dolaylı olarak ya da direkt hayvanların da besin kaynağıdır.
Hareket
Canlılar ihtiyaçlarını karşılamak için hareket ederler.
Hayvanlar: Hayvanlar yer ve yön değiştirerek hareket ederler.Bazı hayvanlar uçar(kuş ,kelebek), bazıları yüzer(balık), bazıları koşar(at, aslan) ve bazıları da sürünerek (yılan,kertenkele) hareket ederler.
Bitkiler: Bitkilerin hareketleri sadece yön değiştirerektir.Hareketleri sınırlıdır.Çünkü bitkiler kökleriyle toprağa tutunduklarından yer değiştiremezler.Bitkilerin hareketleri köklerini suya doğru uzatması ,yaprağın Güneş’e doğru yönelmesi, çiçek açmaları şeklindedir.
Solunum
Canlılar, canlılığını devam ettirebilmek için enerji harcarlar.Enerji üretmek için de besin ve oksijeni kullanırlar.Besin ve oksijenden enerji üretme işlemine solunumadı verilir.
Canlılar solunuım sonucu oluşan artık maddeleri boşaltım organları vasıtasıyla dışarı atarlar.Karbondioksiti de havaya verir.
Canlılarda solunum organları farklılık gösterir.
Hayvanlar: İnsanlar ,köpekler ,kediler,balinalar,inek ,yarasalar ve ergin kurbağalar akciğerleri ile solunum yaparlar.
Balıkların ve kurbağa yavrularının solunum organları solungaçlarıdır.
Kelebek ve çekirge gibi böcekler trake solunumu yaparlar.
Solucanın solunum organı yoktur.Islak derileri ile dışarıdan oksijen alırlar.
Bitkiler:Bitkilerin solunum organları yapraklarıdır.Bitkilerde oksijen ve karbondioksit gazlarının değişimi yapraklarda gerçekleşir.
Boşaltım
Canlıların çeşitli faaliyetler sonunda vücutlarında Zaralı atık maddeler oluşur.Zararlı atıkların vücuttan atılmasına boşaltım denir.
Her canlı boşaltım yapar.Boşaltım yapamayan canlı ölür.
Hayvanlar: Hayvanlar vücutlarında biriken zararlı maddeler farklı yollarla dışarı atılır.At, kedi koyun ,köpek ve inek gibi hayvanların boşaltım organları böbreklerdir.Böbrekler vücutta biriken zararlı maddeleri dışarı atarak boşaltıma yardımcı olur.
Bitkiler: Bitkilerde boşaltım yapraklar tarafından gerçekleştirilir.Topraktan alınan suyun fazlası ,yapraklardan terleme yoluyla atılır.Katı atıklar ise yapraklarda birikir.Yaprakların sararıp dökülmesiyle boşaltım gerçekleştirilmiş olur.
Uyartı Alabilme ve Tepki Verebilme
Canlılar uyarılara karşı tepki verirler.Hayvan ve bitkilerin uyartılara verdiği tepkiler farklıdır.
Hayvanlar: Hayvanlar uyartıları çabuk alır.Bu uyartılara hızlı ve sert tepkiler veriri.Annesinin sesini duyan civciv hemen annesinin yanına gider.Yem yiyen serçe bir ses duyunca hemen kaçar.Kedi fareyi görünce koşar.Bu örnekler hayvanların uyartılara verdikleri tepkilerdir.
Bitkiler: Bitkiler soğuklar başlayınca yapraklarını döker.yaprak dökümü ağaçların iklim değişikliğine verdiği tepkidir.Bitkiler genellikle ışığa ,dokunmaya ,suya ve yer çekimine tepki verirler.
Üreme
Canlılar nesillerini devam ettirebilmek için ürerler.Her canlı kendine benzeyen canlılar meydana getirirler.Bu olaya üremedenir.Çoğalma (üreme)canlının olgunlaştığının göstergesidir.
Hayvanlar: Hayvanların bazıları doğurarak çoğalır.At, inek ,koyun,keçi,aslan ve ayı buna örnektir.Bazıları yumurtlayarak çoğalır.Timsah,kuşlar,balıklar,yılan da bunlara örnektir.
Bitkiler: Bitkilerin büyük bir kısmı çiçeklerinde ürettikleri tohumla çoğalır.Kayısı,şeftali ve eriğin ortasındaki çekirdeklerde tohum bulunur.Tohum uygun şartlar da çimlenerek yeni bitkiyi oluşturur.
3-Gözle Görülemeyecek Kadar Küçük Canlıları Tanıyalım
Canlılar sadece bitki ve hayvanlardan oluşmazlar.Bazı canlılar gözle görülmeyecek kadar küçüktür.Bunlara mikroskobik canlılar denir.Gözle görülmeyecek kadar küçük olan canlıları mikroskopyardımıyla görebiliriz. Mikroskobik canlıları mikroskopta inceleyebilmek için lam ve lamel kullanılır.Mikroskop camlarından kalın ve büyük olanına lam,ince ve küçük olanına lamel adı verilir.
Mikroskopta incelenecek madde lama konulur.Maddenin üzerine lamel kapatılarak mikroskobun altına konulur.Mikroskobik canlıları ilk kez Antony Van Leeuwenhoekçevreden aldığı kirli su içerisinde gözlemle- miştir.
Mikroskobik canlılar hava ,su ,toprak gibi tüm ortamlarda bulunabilir.Bu canlıların bazıları yararlı bazıları zararlıdır. Kolera, verem ,dizanteri, sıtma gibi hastalıklar mikroskobik canlıların neden olduğu hastalıklardandır.Hamurun mayalanması,sütün yoğurda ve peynire dönüşmesi,üzüm suyundan sirke elde edilmesi ve turşu yapımı da mikroskobik canlılar sayesinde olur.
Ayrıca bazı mikroskobik canlılar toprağa karışarak canlı atıklarını tüketirler ve çevre kirliliğini önlemiş olurlar.
Ekmek ,peynir ,elma gibi yiyecekleri açıkta beklettiğimizde küflenir.Bu besinlerin küflenmesine küf mantarı adı verilen mikroskobik canlılar sebep olur.
4-Uyuyan Canlıları Uyandıralım
Tohumlar ve yumurtalar cansız değillerdir.evimizde kullandığımız yumurta ,fasulye, mercimek gibi varlıklar da canlıdır.Bu canlılar uygun koşullar olmadığından uyku halindedirler.Uygun şartlar oluşturulunca uykudan uyanır,canlılık özelliği kazanırlar.
Tohumların yeni bir bitkiyi meydana getirmesi için su, uygun sıcaklık ve havaya ihtiyaç vardır.Örneğin toprağa ya da pamuğa konulmuş fasulye belirli aralıklarla sulayıp,ılık bir ortamda bekletilirse tohumdan yeni bir bitki oluştuğunu görürüz.
Tohumların canlılık özelliklerini yitirmeden bekledikleri bu süreye uyku evresidenir.
B-YAŞADIĞIMIZ ÇEVRE
Bir canlının bulunduğu ortama çevre denir.Çevre çeşitli canlı ve cansız varlıklardan oluşur.Çevremizde canlıların yaşayabilecekleri farklı yaşam alanları vardır.
1-Yaşam Alanları
Canlıların yaşadığı ortamlarda canlı için gerekli olan hava,su,besin ve uygun sıcaklık bulunmaktadır.Uygun sıcaklık canlılara göre değişiklik gösterebilir.
Buna göre canlıların ihtiyaçlarını karşıladıkları ve hayatlarını devam ettirebildikleri ortama ,yaşam ortamı
Adı verilir.Canlıların yaşam alanları hava ,su ve kara alanlarıdır.Canlılar ihtiyaç duydukları su,hava ,uygun sıcaklık ve besinin bulunduğu ortamlarda yaşarlar.Bu alanları kendilerine yaşama alanı olarak seçerler.
Küçük su birinkintisi gözle görülemeyecek kadar küçük canlıları barındırır.Evimizdeki saksı ,içinde bulunan bitki ve topraktaki mikroskobik canlıların yaşama alanlarıdır.
Aynı yaşam alanında farklı canlılar yaşar.Yaşam alanlarında sadece hayvanlar bulunmaz.Bitkiler ve mikroskobik canlılar da yaşam alanlarında yaşayan canlılardır.
Ayrıca insan eliyle oluşturulmuş yaşam alanları da vardır.Bunlar doğal olmayan yaşama alanlarıdır.Örneğin; akvaryum,saksı ,havuz gibi…
2-Çevremizdeki Kirlilik
Bir yaşama alanında çok sayıda ve çeşitte canlı bulunur.Canlılar bulundukları ortamlarda birbirleriyle uyum içinde yaşar.
Canlıların içinde yaşadıkları doğal ortamları,onların çevresini oluşturur.Çeşitli çevrelerde yaşayan canlılar uyum içerisinde birlikteliklerini devam ettirirler.Çevrenin kirlenmesi bu uyumu ortadan kaldırarak tabiatın dengesini bozmaktadır.
Çevre kirliliğinin en önemli faktörü ise insan unsurudur.İnsanlar yaptıkları faaliyetlerle hem canlıların yaşam alanlarını tahrip eder hem de canlılar arasındaki uyumu bozar.
Çevre denilince akla sadece deniz,orman ve göl gibi doğal alanlar gelmemelidir.İnsanların yaşadığı her yer onun çevresini oluşturur.Okulumuz ,evimiz,sokağımız,oyun parkımız ve sınıfımız çevremizdir.Yakın çevremizi temiz tutarsak çevre kirliliğini de önlemiş oluruz.
Her insan çevre kirliliğini önlemek için elinden geleni yapmalıdır.Hiçbir öğrencinin yere çöp atmadığı sınıf ve okul bahçesi kirlenmez.Kirliliğin temizlenmesi için yapılan çalışmalar çok zahmetli ve pahalıdır.Oysa çevreyi en başta temiz tutmak hem daha kolay hem de daha ucuzdur.
3-İnsan ve Kirlilik
Deprem ,yanardağ patlamaları ve yıldırımların yol açtığı orman yangınları çevre kirliliğine sebep olan doğal etkenlerdir.Çevreyi bunlardan çok daha fazla kirleten bir etken vardır.Bu etken insandır.
İnsan nüfusunun hızlı artması barınma sorunu ortaya çıkarmaktadır.Bu nedenle düzensiz kentleşme kaçak yapılaşmayı arttırmıştır.
Ozon tabakası, atmosferde bulunan ve Dünya2yı zararlı ışınlardan koruyan tabakadır.Fabrika bacalarından çıkan gazlar, egzoz dumanları, deodorantlar ve sanayide kullanılan gazlar ozon tabakasına zarar verir.
Kanalizasyon suları,evlerde kullanılan deterjan ve sabun atıkları ,kullanılmış makine ve yemek yağlarının sulara karışması çevreye zarar verir.
Tarımda kullanılan bazı ilaçlar ve suni gübreler çevreye zarar verir.Bu maddeleri kullanırken dikkat etmeli ve uzmanlarına danışılmalıdır.
Çevre kirliliğine sebep olan etkenleri şöyle sıralayabiliriz:
Ø Bacalardan çıkan gazlar, araba egzozları,
Ø Evlerden ve sanayilerden çıkan sıvı atıklar,
Ø Deterjan ,sabun ve diğer kimyasal maddeler,
Ø Deodorantlar ve sanayide kullanılan gazlar,
Ø Nüfus artışı ve düzensiz kentleşme,,
Ø Tarım ilaçları,
Ø Açıkta bırakılmış çöpler,
Ø Pet şişe,teneke kutu,cam atıklar ve pillerin çevreye atılmasıdır.
4-Çevremizi Koruyalım
Çevre kirliliğine nelerin sebep olduğunu öğrendik.Bu kirlilikler bütün canlılara zarar veriri.İnsanlar hayatlarını devam ettirebilmek için ihtiyaç duydukları çevreyi korumak zorundadır.
Her insan yaşadığı çevreyi temiz ve düzenli tutmalıdır.İnsanların neden olduğu kirlilikler ancak insanların bilinçlendirilmesi ve kirliliği önlemeye çalışması ile çözülebilir.Çevreyi korumaya en yakın çevremizden başlamalıyız.
Yaşadığımız çevreyi temiz tutmak için ; sınıflarımızı temiz tutmalı ,kağıt ,plastik gibi dönüşümü olan atıkların geri dönüşümünü sağlamalı,ağaçlandır- maya önem vermeli,Çöpleri yere atmamalı,Suyu ve elektriği israf etmeden kullanmalıyız.
Yorum Gönder