9.Sınıf Tarih 4.Ünite Konu Anlatımı




İSLAM TARİHİ ÜNİTESİ 
İslamiyetten Önce Arap Yarımadası
Siyasi Durum
Güney Arabistan’da Main , Seba ve Himyeri devletleri, Kuzey Arabistan’da Nebatlılar, Tedmürlüler, Gassaniler, Amelikalılar ve Lahmiler  bulunuyordu.(Arabistan’da siyasal birliğin olmadığının göstergesidir)
Siyasal Birliğin Olmamasının Nedenleri:
-Arapların kabile yaşantıları
-Kabileler arası kan davaları
-Arap Yarımadası’nda değişik dini inanışların bulunması
-Bizans ve Sasanilerin baskıları

Din ve İnanış
*Puta tapıcılık yaygın olmakla beraber Musevilik, Hristiyanlık ve Hanif dinine inananlar da vardı.
*Mekke’de bulunan Kâbe kutsal bir mekandı.Putlar burada bulunuyordu.(Mekke’nin dini merkez olduğunun göstergesidir.)

Sosyal ve Ekonomik Yaşam
*Araplar kabileler halinde göçebe bir yaşam sürüyorlardı. Kan davaları yaygındı.(Bu durum siyasal birliğin sağlanmasını engellemiştir.)
*Mekke’deki putlar ziyaret edilip kurban kesilir, burada panayırlar kurulurdu.(Bu durum Mekke’nin ticaret merkezi olduğunun göstergesidir.)
*Kölelik anlayışı vardı. Kadınların hiçbir hakkı yoktu.(Bu durum sosyal hayatta eşitliğin olmadığının ve kişilerin hak ve özgürlüklerinin engellendiğinin göstergesidir)

İslamiyet’in Doğuşu ve Hz. Muhammed Dönemi
Hz. Muhammed, 610 yılında 40 yaşındayken peygamberlikle görevlendirilmiş ve İslam dinini yaymaya başlamıştır.

İslamiyeti kabul eden ilk dört kişi:Hz. Hatice, Hz. Ali, Hz. Zeyd ve Hz. Ebubekir.

Mekkelilerin İslam Dinine Karşı Çıkmalarının Nedenleri
-İslamiyet’in insanları eşit olarak kabul etmesi(köle ve soylu ayrımı olmaksızın)
-İslamiyet’in puta tapmayı kaldırması
-İslamiyet’in ahiret inancını getirmesi
-İslamiyet’in kabile üstünlüğünü ve kötü alışkanlıkları kabul etmemesi
-Mekke’nin ileri gelenlerinin ekonomik durumlarının zedeleneceğinden endişe duymaları
-Mekkelilerin geleneklerinden vazgeçmek istememeleri
Mekkelilerin baskı ve işkencelerinin artması nedeniyle ilk hicret Habeşistan’a 615 yılında yapılmıştır.
621 ve 622 yıllarında gerçekleşen “Akabe Biatları” ile Medineli Müslümanlar Hz.Muhammed’i Medine’ye davet etmişlerdir.

Mekke’den Medine’ye Hicret (622)
Hicretin Nedenleri
-Mekkelilerin Müslümanlara karşı baskılarını artırmaları ve İslamiyet’in Mekke’de yaşanamaz hale gelmesi
-Hz. Peygamberin İslamiyet’i yaymak istemesi

Hicretin Sonuçları
-Medine’de İslam şehir devleti kurulmuştur.
-Muhacirlerle Ensar kardeş ilan edilmiştir.Böylece Müslümanlar arasında sosyal dayanışma artmıştır.
-Müslümanların Medine’ye yerleşmeleri Mekkelilerin kullandığı Şam ticaret yolunu tehlikeye sokmuştur.
-Müslümanlarla Yahudiler ve Müslüman olmayan Araplar arasında savunma ittifakı kurulmuştur.Bu vatandaşlık antlaşması İslam tarihinin ilk anayasası kabul edilmiştir.
Yapılan Vatandaşlık Antlaşması’na göre;
a)Medineliler dışarıdan gelecek saldırılara karşı birlikte karşı koyacaklar. (Hz.Muhammed, Medine’de birlik ve düzeni sağlamak istemiştir.)
b)Yahudiler, Müslümanlarla aynı haklara sahip olacaklar ve ibadetlerini serbestçe yapabilecekler. (Bu durum İslamiyet’in hoşgörülü bir din olduğunun göstergesidir.)
c)Yahudiler ve Medine’deki Araplar arasında bir sorun çıkarsa Hz. Muhammed’e başvurulacak. (Yahudiler de Hz. Muhammed’i devlet başkanı, başkomutan ve yargıç olarak kabul etmişlerdir.)
-Müslümanlar Mekkelilerin işkence ve baskılarından kurtulmuştur.
-İslamiyet Medine’de daha hızlı bir yayılma göstermiş, kısa zamanda Müslümanlar büyük bir siyasal güç haline gelmişlerdir.

Medineli yerli Müslümanlara Ensar, Mekke’den Medine’ye göç edenlere ise Muhacir denilmektedir.
Hz. Muhammed Devri Siyasi Olayları
Gazve:Hz. Peygamberin bizzat katıldığı savaşlardır.
Seriyye: Hz. Peygamberin görevlendirdiği komutanın yaptığı savaşlardır.
Bedir Savaşı (624)
Nedenleri:
-Medine’ye hicret eden Müslümanların Mekke’deki mallarının yağmalanıp Şam’da satılması üzerine Hz. Muhammed’in buna bir misilleme olarak Şam’dan dönen kervanın mallarına el koymak istemesi
-Mekkelilerin Müslümanları ortadan kaldırmak istemeleri
Bu gelişme üzerine Mekkelilerle Müslümanlar arasında Bedir Savaşı yapılmıştır.
Sonuçları:
-Müslümanlar siyasi ve dini yönden daha güçlü hale gelmiştir.
-Hz. Muhammed’e olan güven artmıştır.
-Elde edilen ganimetler paylaştırılmıştır.Ganimetlerin 1/5’i hazineye aktarılırken, 4/5’i savaşa teşvik amacıyla savaşanlara dağıtılmıştır. (İslam savaş hukukunun temelleri atılmıştır.)
-Şam ticaret yolu Müslümanların kontrolüne geçmiştir.
-Esirlerden on Müslümana okuma-yazma öğretenler serbest bırakılmıştır.(İslamiyetin eğitim öğretime verdiği önem ve teşviki gösterir)
-Uhud Savaşı’na neden olmuştur.

Uhud Savaşı (625)
Nedenleri:
-Bedir Savaşı’nda mağlup olan Mekkelilerin, bu yenilginin acısını çıkarmak istemeleri
-Mekkelilerin daha fazla kuvvetlenmeden Müslümanları yok etmek istemeleri
-Medinedeki Yahudilerin Mekkelileri Müslümanlara karşı kışkırtması
Sonuçları:
-Uhud Dağı eteklerinde yapılan savaşı Müslümanlar kaybettiler.
-Hz. Muhammed Uhud Savaşı sırasında önceden yapılan antlaşmaya uymayan Yahudileri şehir dışına sürgün etmiştir.

Hendek Savaşı (627)
Nedenleri:
-Yahudilerin maddi destek vererek Mekkelileri kışkırtması
-Mekkelilerin Müslümanların son bir darbe ile  gelişmesini engellemek istemeleri
Sonuçları:
-Müslümanların kuvvetlerinin arttığı ve mağlup edilemeyeceği Kureyşliler tarafından anlaşılmıştır.
-Kureyş’in mağlup olmasıyla etraftaki kabileler arasında İslamiyetin yayılması hızlanmıştır.
-Yahudiler Medine’den çıkarılarak içeriden gelebilecek tehlikeler önlenmiş, böylece Medine tamamen Müslümanların denetimine geçmiştir.
-Hendek Savaşı Müslümanların son savunma savaşı oldu.Bu savaştan sonra Mekkeliler savunmaya çekilmiştir.

Hudeybiye Antlaşması (628)
Medine’ye hicret eden Müslümanlar Mekke’ye gidip Kabe’yi ve akrabalarını ziyaret etmek istediler.Mekkeliler Hz. Muhammed’in önderlik yaptığı bu grubu Mekke’ye sokmadılar.İki taraf arasındaki görüşmeler sonucunda antlaşma imzalanmıştır.
Maddeleri:
-Her iki taraf on yıl süreyle birbiriyle savaşmayacak.
-Müslümanlar, o yıl Mekke’ye girmeyecekler, ancak ertesi yıl üç gün süreyle Kâbe’yi ziyaret edebilecekler.
-Mekkelilerden Medine’ye sığınanlar iade edilecek, Müslümanlardan Mekke’ye sığınanlar ise iade edilmeyecek.
-Her iki taraf istediği kabilelerle ittifak yapabilecek ancak asker ve silah yardımı yapılmayacak.
Hudeybiye Antlaşması’yla;
-Müslümanların siyasi bir varlık olarak imzaladıkları ilk antlaşmadır.Böylece Mekkeliler Müslümanları hukuken tanımıştır.
-Müslümanlarla Mekkeliler arasında kaynaşma olmuş, İslamiyet Mekkeliler ve etrafındaki kabileler arasında yayılmıştır.
-Taraflar arasında sert davranışlar yumuşamış, buna paralel olarak ticaret faaliyetleri artmıştır.

Hayber’in Fethi (629)
Nedenleri:
-Hayber Yahudilerinin Hendek Savaşı’nda Mekkelileri  kışkırtmaları
-Yahudilerin Müslümanların ticaret faaliyetlerini engellemeleri
Sonuçları:
-Yahudilerin vergi ödemeleri şartıyla burada yaşamalarına izin verildi.
-Şam ticaret yolunun güvenliği kesin olarak sağlanmıştır.
Ekonomik yönü en ağır basan savaştır.Mekke’nin fethini kolaylaştırmıştır.

Mute Savaşı (629)
Nedeni:Bizans egemenliğindeki Gassanilerin, bir Müslüman keşif  kolunu pusuya düşürmeleri
Arap olmayan uluslarla Müslümanların ilk mücadelesi Mute Savaşı’yla başlamıştır.
Sonuçları:
-Müslümanlar bu savaşta  Bizans ordusuna karşı kesin bir başarı sağlayamamıştır.
-Bizans ile Müslümanlar arasında yapılan ilk savaş olması yönüyle önem taşır.

Mekke’nin Fethi (630)
Nedeni:Mekkeli müşriklerin Hudeybiye Antlaşması’na uymaması.
Hz. Muhammed, Mekkeliler üzerine 10.000 kadar askerle sefere çıktı.Güçlenen ordu şehri kuşatmış, ciddi bir direnme görmeden Mekke’yi fethetmiştir.
Sonuçları:
-Kâbe Müslümanların eline geçmiş ve putlardan temizlenmiştir.
-Arabitan’da Müslümanların karşısındaki en büyük engel ortadan kaldırılmıştır.Müslümanlar Arap Yarımadası’ndaki en büyük siyasi güç haline gelmiştir.

Huneyn Savaşı(630)
Nedeni:İslamiyeti kabul etmeyen Arapların(müşriklerin) ve Yahudilerin Müslümanları Mekke’den atmak için Huneyn’de toplanmaları.
Sonucu:Huneyn Savaşı, Müslümanların zaferiyle sonuçlanmıştır.

Taif Seferi(630)
Nedeni:Müslümanların, Hicaz’da müşriklerin son kalesi olan Taif’i fethetmek istemeleri.
Sonucu:Müslümanlar, Taif şehrini kuşatmışlar ancak alamamışlardır.Taif halkı bir yıl sonra kendi istekleriyle İslamiyeti kabul

Tebük Seferi(631)
Nedeni:Bizans İmparatoru Heraklius’un Arabistan üzerine bir sefer düzenleyeceğinin haber alınması.
Sonucu: Bizans ordusuna karşı yapılan Tebük Seferi sırasında Gassani Arapları Müslümanlığı kabul ettiler.Tebük Seferi Arap Yarımadası’nda siyasal birliğin önemli ölçüde kurulduğunu göstermektedir.Tebük Seferi,  Hz. Muhammed’in son seferi olmuştur.

Hz. Muhammed, Tebük Seferi’nden Medine’ye döndükten bir yıl sonra hac yapmak amacıyla Mekke’ye gitmiştir.Veda Haccından sonra Hz. Muhammed rahatsızlanarak 8 Haziran 632’de 63 yaşındayken vefat etmiştir.

Dört Halife Devri (632-661)
Hz. Muhammed, vefatı sırasında fertlerin seçme haklarına saygılı davranmak amacıyla yerine kimseyi tayin etmemiştir.Müslümanlar Kureyş’in ileri gelenlerinden Hz. Ebubekir’i halife seçtiler.Dört Halife Devri’nde Halifeler seçimle belirlendiği için, bu döneme “Cumhuriyet” denilmiştir.

1.Hz. Ebubekir Dönemi (632-634)
İç Olaylar
*Hz. Muhammed’in vefatından sonra zekat vermeyen ve dinden dönenlerle mücadele edilerek düzen sağlanmıştır.
*Yalancı peygamberler ortadan kaldırılmıştır.
*İlk kez halifeye, valilere ve ordu komutanlarına maaş bağlanmıştır.
*Kur’an-ı Kerim ayetleri toplanarak bir kitap haline getirilmiştir.

Kur’an-ı Kerim’in kitap haline getirilmesinde;
-Hz. Muhammed’in vefat etmesi
-Yalancı peygamberlerin ortaya çıkması
-Hafızların savaşlarda şehit olmaları
-Ayetlerle hadislerin birbirine karışmasının önlenmek istenmesi
-Kuran ayetleri arasına rivayetlerin girmesinin önlenmek istenmesi
-Kuran’ın yazılı olduğu malzemenin (deri, taş, ağaç gibi) korunmasındaki zorluklar   
etkili olmuştur.

Dış Olaylar
*Hz. Muhammed’in hazırladığı ordu Hz. Ebubekir tarafından Suriye’ye gönderilmiştir.Bu seferle Arap Yarımadası dışına ilk sefer yapıldı.
*İslam ordularının Suriye topraklarına girmesi ve Filistin’e kadar ilerlemesi üzerine Bizans ordusu yola çıktı ve yapılan Yermük Savaşı (634) ile Bizanslılar yenilgiye uğratılarak Suriye’nin kapıları Müslümanlara açılmış oldu.Yermük Zaferi Bizans’a karşı kazanılan ilk zaferdir.
*Ülke içi karışıklıkların giderilmesi, Hz. Ömer döneminde fetihlere ağırlık verilmesine zemin hazırlamıştır.

2.Hz. Ömer Dönemi (634-644)
Hz.Ebubekir’in vasiyeti üzerine halife seçilmiştir.
Siyasal Gelişmeler
*Bizans’la yapılan Ecnadin Savaşı (636) ile Suriye’nin tamamı fethedildi.Böylece  İslam sınırları ilk kez Anadolu’yla komşu oldu.
*637’de Kudüs ve  Filistin alındı.
*İran’daki Sasani İmparatorluğu ile ilk savaşlar bu dönemde yapılmıştır.634’teki Köprü Savaşı kaybedilmesine rağmen 636 Kadisiye, 637 Celula ve  nihayet 642 Nihavent Savaşı sonucunda Sasani İmparatorluğu ortadan kaldırılarak İran ve  Irak toprakları Müslümanların eline geçmiştir.
*Azerbaycan fethedilmiştir.
*639’da  Mısır ve Libya alınarak Müslümanlar ilk kez Afrika kıtasında fetihlere başlamışlardır.
Dört Halife döneminde en çok fetihlerin yapıldığı dönem Hz. Ömer dönemidir.
*İslam kültürü ilk kez bu dönemde farklı kültürlerle karşılaşmıştır.Bizans ve Sasani kültürleri İslam kültürünü olumlu yönde etkilemiştir.

Teşkilatlanma Alanındaki Gelişmeler
Hz. Ömer döneminde toprakların genişlemesiyle yeni düzenlemelere gidilmiştir.
-Hicretin 20. yılında daha çok mali problemleri çözümlemek için ilk divan örgütü kurulmuştur.
-Vilayetlere gönderilen valilerin yanına adalet işlerinden sorumlu kadılar gönderilmiştir.Böylece  yargı ile yönetim ilk kez birbirinden ayrılmıştır.
-Fethedilen yerler ilk defa yönetim birimlerine ayrıldı.Böylece ülke büyük illere bölünmüştür.
-İlk defa Hz. Ömer döneminde stratejik önemi olan yerlere daimi ordugahlar (cündler) kurulmuştur.Bu ordugahların kurulmasıyla;
*fetihlerin hızlanması,
*zaman kazanılması,
*bölgenin Müslümanlaşması 
*sınırların güvenliğini sağlamak amaçlanmıştır.
İkta sistemi ilk defa bu dönemde uygulanmıştır.
-Vergilerde yeni düzenlemeler yapılmış, gayri Müslimlerden haraç vergisi alınmaya başlanmış, beyt’ül mal (devlet hazinesi) kurulmuştur.
-İlk kez cizye alınmaya başlanmıştır.
-Hicri takvim kullanılmaya başlandı (639).
-İslam Devleti bir imparatorluk halini almıştır.

3.Hz.Osman Dönemi (644-656)
*Hz. Ömer’in vefatı ile altı kişilik bir Şura tarafından seçilmiştir.En uzun hilafet dönemidir.
*İran’ın fethi tamamlanmış, Trablusgarp ve Tunus fethedilmiştir.Kafkaslara giren İslam orduları Hazarlara yenilerek Kafkasların güneyine çekilmiştir.
*Şam’da ilk kez donanma kurulmuş, Kıbrıs bu donanmanın seferleri sonucunda vergiye bağlanmış, Rodos fethedilmiştir.

Kur’an-ı Kerim’in Çoğaltılması
Dört Halife Döneminde sınırların genişlemesine paralel olarak değişik uluslar İslamiyeti benimsemişti.Farklı dil ve şiveleri kullanan toplumlarda Kur’an-ı Kerim’in değişik okuma şekilleri ortaya çıktı.Bu durumu önlemek amacıyla Hz. Osman döneminde bir heyet kurularak Kur’an çoğaltılarak değişik yerlere gönderilmiştir. (651).
İlk iç karışıklıklar bu dönemde ortaya çıkmıştır.

İç Karışıklıkların Başlaması
Hz. Osman döneminde;
-Önemli görevlere Emevi ailesinden kişilerin getirilmesi
-Yahudi asıllı Abdullah b. Sebe’nin ve İslamiyeti kabul etmiş gibi görünüp, gerçekte  benimsemeyen  (münafık) kişilerin çalışmaları
-Ganimet gelirlerinin azalması ve orduda memnuniyetsizlikler isyanları başlatmıştır.
Hz. Osman döneminde yaşanan bu olaylar sonucunda;
-İslam dünyasında ilk defa anarşi faaliyetleri başlamıştır.
-İslam dünyasında başlayan görüş ayrılıkları; karışıklıklara ve fetihlerin durmasına neden olmuştur.

4.Hz. Ali Dönemi (656-661)
*Hz. Ali’nin halife seçilmesinden kısa bir süre sonra, Hz. Osman’ın katillerinin bulunmasında yavaş davranıldığını ileri süren Hz. Muaviye ve Hz. Aişe, Hz. Ali’nin halifeliğini tanımadılar.
Bu nedenle Hz. Aişe’nin önderliğindeki Mekke grubu ile Hz. Ali grubu arasında Cemel Savaşı yapılmıştır (656).Müslümanlar arasında yapılan bu ilk savaşı Hz. Ali kazanmış ve İslam dünyasında herhangi bir ayrılık olmamıştır.Merkez Kûfe’ye taşınmıştır.
*Hz. Muaviye’nin başını çektiği Şam grubu ile Hz. Ali arasında Sıffin Savaşı yapılmıştır (657).Hz. Ali galip gelmek üzereyken Hz. Muaviye taraftarlarının mızrakların ucuna Kur’an yaprakları takması savaşın durmasına ve Hakem Olayı’na neden olmuştur.
-Hz. Muaviye-Amr bin As’ı
-Hz. Ali-Ebu Musa el-Eşari’yi hakem seçmiştir.
Hakem Olayı İslam dünyasındaki ilk siyasi ayrılıklara neden olmuştur.Müslümanlar 3 gruba bölünmüştür:
-Hz. Ali taraftarları
-Hz. Muaviye taraftarları
-Hariciler
Hariciler Hz. Ali, Hz. Muaviye ve Amr bin As’ı öldürmeye karar vermişler .Hariciler; sadece 661’de Hz. Ali’yi şehit etmişlerdir.Hz. Ali’nin şehit edilmesinden sonra Hz. Hasan halife seçilmiş, ancak Muaviye’nin halifelikteki ısrarı üzerine Hz. Hasan bazı şartlarla (yaşadığı sürece Muaviye halife olarak kalacak, ondan sonra Hz. Ali’nin küçük oğlu Hz. Hüseyin halife olacaktı)  halifeliği Hz. Muaviye’ye bırakmıştır.

Emeviler Devleti (661-750)
Muaviye Dönemi (661-680)
*Muaviye döneminde, iç düzen yeniden sağlamlaştırıldıktan sonra, fetihler yeniden başlatılmıştır.Doğu’da Maveraünnehir’e girilmiş, İstanbul iki kez Müslümanlar tarafından kuşatılmış, fakat başarı sağlanamamıştır.
*Başkent Kûfe’den Şam’a taşınmıştır.(Muaviye bununla Hz. Ali taraftarlarına karşı  güvenliğini sağlamayı amaçlamıştır.)
*İlk posta teşkilatı kurulmuştur.(İsyanların zamanında öğrenilmesi ve bastırılmasını sağladığı için ülkede bütünlüğün korunmasını sağlamıştır)
*Muaviye döneminin en önemli olaylarından birisi de kendisi ölmeden oğlu Yezid’i veliaht ilan etmesidir.Böylece halifelik babadan oğula geçen saltanata dönüşmüştür.

Yezid Dönemi (680-685)
Yezid döneminin en önemli gelişmesi Kerbela Olayı’dır.Hz. Peygamberin torunu Hz. Hüseyin, halifeliğin babadan oğula geçemeyeceğini ve seçim yapılması gerektiğini söyleyerek Kûfe’ye doğru yola çıktı.Fakat Yezid’in komutanı Ubeydullah, Hz. Hüseyin’i ve yanındakileri Kerbela’da durdurdu.Bir müddet sonra Hz. Hüseyin’i ve yanındakileri kılıçtan geçirdi (10 Muharrem 680).
Bu olay Müslümanların; Şiiler ve Sünniler şeklinde kesin olarak gruplara ayrılmasına neden olmuştur.Kerbela’da Hz. Peygamberin torununun şehit edilmesi, İslam dünyasında Emevilere karşı isyanların çıkmasına  ve düşmanlığın artmasına neden olmuştur.

Abdülmelik Dönemi (685-705)
Arapça’nnın resmi dil olarak kabul edilmesi  ilk İslam parasının bastırılması (ekonomik bağımsızlık) Abdülmelik döneminde gerçekleştirilmiştir.

Velid Dönemi (705-715)
*Tarık b. Ziyad komutasındaki İslam orduları 711’de Kadiks Savaşı’yla İspanya fethedilmiştir.Daha sonra buraya Endülüs ismi verilmiştir.
İslam tarihindeki ikinci büyük fetih hareketleri Halife Velid Döneminde görülür.
*Müslümanlar 732’de Puvatya Savaşı’nda Franklara yenilinceye kadar ilerlediler.Puvatya Savaşı sonucunda Avrupa’daki son sınır Pirene Dağları olarak kalmıştır.

Emevilerin yıkılmasında,
-Arap milliyetçiliği yapmaları ve diğer milletlere değer vermemeleri(en önemlisi)
-Fetih hareketlerinin durması
-Emevilerin Hz. Muhammed’in soyundan gelenlere iyi davranmamaları
-Arap kabileleri arasındaki rekabetin savaşlara dönüşmesi
-Emeviler Devleti, Horasan valisi Ebu Müslim Horasani’nin isyanı ve Emevi halifesi Mervan’ın öldürülmesiyle sona ermesi
gibi nedenler etkili olmuştur.

*İlk İslam parasının basılması, Arapçanın resmi dil ilan edilmesi ve Arap olmayan Müslümanlara “Mevali” demeleri Emevilerin Arap milliyetçiliği yaptığının birer göstergesidir.
*Emevilerin Arapları üstün görme politikası (Arap milliyetçiliği) Türkler arasında (Türgişler) İslamiyetin yayılmasını engellemiştir.
*İlk kez İslam mimarisi Hristiyan mimarisiyle yarışabilecek seviyeye gelmiştir.(Şam’da Emeviye Camii, Kudüs’te Kubbetü’s Sahra)

Endülüs Emevi Devleti (756-1031)
*Emevi ailesinden Halife Hişam’ın torunu Abdurrahman  tarafından İspanya’da kuruldu.(Avrupa’da kurulmuş ilk İslam devletidir.)
*Başkenti Kurtuba’dır.
*Daha çok bilim ve kültür alanında ilerlemişler ve Avrupa’nın kültürel yönden gelişmesini sağlamışlardır.Avrupa’da Rönesans hareketlerine etki etmişlerdir.
*Kütüphane, medrese  ve mimarisiyle ünlüdür. (Kurtuba, Gırnata’da)
*Devlet Hristiyanların saldırıları sonucu 1031 yılında parçalandı.Bu parçalanmayla ortaya çıkan devletlerden Beni Ahmer Devleti(1232-1492)’nin başkenti Gırnata olup kültür ve uygarlık alanında ilerledi.Kastilya Kraliçesi İzabel ile Aragonya Kralı Ferdinand’ın evlenmesiyle İspanya birliği kurulmuş.Bu da Beni Ahmer Devleti’ni zor durumda bıraktı.
*1492 yılında İspanya’da İslam egemenliği sona erdi.İspanya’daki Müslümanları ve Yahudileri Oruç Reis ve kardeşi Hızır Reis(Barbaros) gemilerle Kuzey Afrikaya taşıdılar.Osmanlılar da İspanya’dan çıkarılan Müslümanları ve Yahudileri ülkeye kabul ettiler.

Abbasiler Devleti (750-1258)
*Ebul Abbas  Abdullah, Kufe’de Ebu Müslim tarafından halife ilan edilerek Abbasi Devleti kurulmuştur.Devlet merkezi Kufe’den Haşimiye’ye taşındı.751’de yapılan Talas Savaşı’nda Türkler Karluk, Yağma ve Çiğil boyları Abbasilere yardım etmiş, savaştan sonra da İstamiyeti kabul etmişlerdir.
*Halife Mansur döneminde ilk kez eski Yunan ve Helenistik medeniyete ait eserler tercüme edilmeye başlanmıştır(Batı kültürünün etkisi).Ayrıca Bağdat kenti kurularak başkent yapılmıştır.
*Abbasilerin en parlak dönemi Harun Reşid’in halifeliği sırasında yaşanmıştır.Bu dönemde halkın yaşam standartı yükselmiş, kültür ve mimari alanda çalışmalar yapılmıştır.
Harun Reşid döneminde Bizans sınırında “Avasım” eyaleti kuruldu.Anadolu’da Tarsus’tan doğu yönüne uzanan bir hat boyunca kurulan bu şehirlere Türkler yerleştirilmiştir.(Abbasilerin sınır güvenliği sağlanmıştır.)
*Mutasım döneminde Türklere önem verilmiş, orduda, ordu komutanlıklarında ve valiliklerde  görev verilmiş, Türklerin diğer uluslarla karışmasını ve savaşçı özelliklerinin kaybolmasını önlemek amacıyla Bağdat yakınlarında “Samarra” şehri kurularak onları buraya yerleştirmiştir.

Abbasilerin Dağılması ve Yeni Devletlerin Kurulması
IX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Abbasi halifelerinin otoritesinin zayıflaması nedeniyle eyaletlerdeki askeri valiler (Emir’ül Ümera) bağımsızlıklarını ilan etmeye başlamışlardır.Böylece Abbasi sınırları giderek daralmıştır.Tavaif-ül Mülük denilen devletler ortaya çıkmıştır.Abbasi toprakalarında kurulan bu devletler şunlardır:
-Samanoğulları (İran-Horasan/Sünni)
-Tolunoğulları, İhşitler (Mısır/Türk-İslam)
-Fatimiler (Mısır/Arap-Şii)
-Büveyhoğulları, Tahiriler (İran/Şii)
-İdrisiler, Ağlebiler (Kuzey Afrika)
-Safariler (Sistan)
*Abbasiler Şii tehlikesine karşı(Büveyhoğullarının Abbasi halifesine baskısı) 1055’te Büyük Selçukluların koruyuculuğu altına girmiştir.

Abbasilerin Yıkılış Nedenleri:
-Emir-ül Ümeraların keyfi tutumları
-Hassa ordularını yabancılardan kurmaları
-Mutezile mezhebini resmi mezhep kabul ederek, ehl-i sünnet alimlerine cezalar vermeleri
-Fetih hareketlerinin durması
-Moğolların Bağdat’ı işgal etmeleri

*1258’de İlhanlı hükümdarı Hülagu, Bağdat’ı işgal ederek Abbasileri yıkmış ve son Abbasi Halifesinin amcası Mısır’a kaçarak Memlüklere sığınmıştır.
Böylece Halifelik Memlüklerin koruyuculuğu altına girmiştir.Halifelik 1517’deki Yavuz’un Mısır Seferiyle Osmanlı Devleti’ne geçecektir.

Abbasilerin Genel Özellikleri
-Abbasiler döneminde Emevilere göre daha az fetih yapılmıştır.
-Abbasiler Arap olmayan uluslara hoşgörüyle yaklaşmış ve İslamiyet’in daha fazla yayılmasını sağlamışlardır.
-Bu dönemde Emevilere göre bilim ve kültür alanında daha çok gelişme gözlenmiştir.
-Türkler ilk kez bu dönemde İslamiyet’i kitleler halinde benimsemişlerdir.
-Abbasilerin denizciliğe önem vermemeleri ticari ve askeri alanda gelişmelerini engellemiştir.
-İlk kez Abbasi Halifeliği sırasında dünyada halifeliğe bağlı yeni devletler kurulmuştur.

*X. yüzyılda Abbasi, Fatimi ve Endülüs Emevi halifeliklerinin ortaya çıkması İslam dünyasında siyasal ve mezhep ayrılıklarının olduğunun göstergesidir.
İspanya’da Hristiyan, Abbasilerde Moğol istilası oluşturulan medeniyetleri yok etmiştir.
*İslam devletlerinde zekat, haraç, cizye vergileri, ganimetlerin 1/5’i, öşür, maden,orman, otlak, tuzla gelirleri, bağlı devletlerin vergileri, hediyeler, tüccarlardan alınan vergiler devletin gelir kaynaklarını oluşturuyordu.Toplanan gelirler orduya, kale yapımlarına, bayındırlık işlerine, dul, yetim ve hastalara harcanırdı.
*İslam devletlerinde resim, heykelcilik yasaklanmış, ancak minyatür, hat, tezhip, kakmacılık, oymacılık sanatları gelişme göstermiştir.



İslam Uygarlığının Temelleri
İslam uygarlığı, Arapların, Türklerin ve İslamiyeti kabul eden diğer ulusların ortak eseridir.Selçuklular ve Osmanlılar döneminde büyük gelişme gösterdi.
İslam Uygarlığının Oluşumunda Diğer Uygarlıkların Etkisi
İslam uygarlığı tıp alanında Yunan ve İran, matematik alanında Hint, sanat alanında Bizans, İran ve Türk sanatından etkilendi.
İslam Uygarlığının Diğer Uygarlıklara Etkisi
-Avrupa, İslam dünyasındaki gelişmeleri Endülüs Emevileri  ve Sicilya Müslümanları aracılığıyla  öğrendi.
-Haçlı Seferleriyle Avrupalılar kâğıt, matbaa, barut ve pusulayı Müslümanlardan öğrendi.

TÜRK-İSLÂM DEVLETLERİ (10.-13. YÜZYILLAR)
Türklerin İslamiyet’e Girmeleri
*Türkler ile Müslümanlar Hz.Ömer döneminde  İran’ın fethiyle sınır komşusu olmuşlardır.
*Hz.Osman döneminde Türkler ile Müslümanlar arasında ilk kez savaşlar başlamıştır.
*Emeviler döneminde bu savaşlar devam etmiş  ve Emevilerin Arapları diğer Müslümanlardan
üstün tutmaları ve Türklere karşı son derece sert davranmaları nedeniyle bu dönemde Türkler arasında İslamiyet yayılmamıştır.
*Abbasiler döneminde özellikle 751 Talas Savaşı’ndan sonraki dönemde Türklerle Araplar arasındaki savaşlar sona ermiş ve İslamiyet Türkler arasında hızla yayılmaya başlamıştır.

Talas Savaşı (751) (Abbasiler-Çinliler)
Nedeni:Çin’in Orta Asya’yı ele geçirmek için harekete geçmesi.
Sonuçları:Dini, siyasi ve kültürel sonuçları vardır.
-Türklerin de yardımıyla Abbasi ordusu Çin ordusunu yenilgiye uğratmıştır.(siyasi)
-Türk-Arap(Müslüman) mücadeleleri sona ermiştir.(siyasi)
-Orta Asya Çinlileşmekten kurtulmuştur.(siyasi)
-Çin’in batıya ilerleme politikası başarısızlıkla sonuçlanmıştır.(siyasi)
-751 yılı Türk-İslam Tarihinin başlangıcı olmuştur.(siyasi)
-Türkler, Abbasi Devleti’nin hizmetinde görev almışlardır.(siyasi)
-İslamiyet Türkler arasında yayılmış ve Orta Asya İslamlaşmıştır.(Dini)
-Kâğıt Çin dışında da üretilmeye başlanmıştır.(Kültürel)

*İslamiyeti kabul eden ilk Türk boyları Karluk,  Yağma ve Çiğil Türkleridir.10. yüzyılın başlarında Oğuzlar, daha sonra da İtil(Volga) Bulgarları İslamiyeti kabul ettiler.

Türklerin İslamiyeti Kabul Etmelerini Kolaylaştıran Etkenler
-İslamiyetteki Allah inancı ile Türklerdeki Gök Tanrı inancı arasındaki benzerlik.
-İslamiyetteki Cihad düşüncesi ile Türklerdeki Cihan hakimiyeti düşünceleri arasındaki benzerlik.
-Her iki inanç sisteminde de ahiret düşüncesinin olması.
-İslamiyetin ahlaki kurallarıın Türk ahlak anlayışına uygun olması.

*Türkler İslamiyeti siyasi hakimiyet yolu ile değil, kendi istekleriyle ve Müslüman tüccarlar aracılığıyla tanıyarak benimsemişlerdir.
*Eski ve köklü bir kültüre sahip olan Türkler İslamiyeti kabul etmekle milli benliklerini kaybetmemişler ve milli kültürlerini korumuşlardır.

Türklerin İslam Devletindeki Hizmetleri
-İslam dünyasını dış saldırılara karşı (Bizans ve Haçlı saldırılarına) korudular.
-İslam dünyasında siyasi birliği sağladılar.
-Halifeliği koruyup(Büveyhoğularının baskısından) halifeliğin devam etmesini sağladılar.
-İslam dinini yaydılar. (Pakistan, Afganistan, Bangladeş ve Hindistan’ın bir kısmı ile Balkanlar).
-İslam kültür ve medeniyetini geliştirip yaydılar.

Türk-İslam Devletleri
1.Tolunoğulları (868-905)
*Mısır’da kurulan ilk Müslüman Türk devleti olup Mısır’daki bin yıllık Türk egemenliğinin öncüsü olmuştur.
*Abbasi Devleti’nin Mısır valisi olan Tolunoğlu Ahmet tarafından Mısır’da kurulmuştur.
*Tavaif-i Mülük devletlerindendir.
*Başkenti Fustat(Eski Kahire)’tır.
*Tolunoğlu Ahmet döneminde Suriye , Filistin, Lübnan ve Bingazi ele geçirildi.Suriye’ye hakim olan ilk Türk devletidir.
*Tolunoğulları, Mısır’ın bayındır hale getirilmesinde, sulama bentleri ve kanalların açılmasında büyük çaba harcadılar ve halkın refah düzeyini yükselttiler.Bu nedenle Tolunoğulları dönemine “Mısır’ın altın çağı”  denilmiştir.
*Tolunoğulları döneminde Mısır’da mimari alanda Ulu Camii, Tolunoğlu Ahmet Camii gibi önemli eserler yapılmıştır.
*Tolunoğlu Ahmet’in ölümünden sonra oğulları arasında  karışıklıklar çıktı.
*Harun döneminde Suriye’de isyan eden Karmatilere karşı başarılı olunamadı.Bağdat’tan gönderilen Halifenin ordusu isyanı bastırdı.
Yıkılışı:
Tolunoğlu Ahmet’in ölümünden sonra oğulları zamanında iç karışıklıklar çıktı. Bu durumdan yararlanan Abbasiler, Tolunoğullarına son verdiler (905).

2.İhşidiler (Akşitler) (935-969)
*Mısır’da kurulan ikinci Müslüman Türk devletidir.
*Abbasi Devleti’nin Mısır valisi Muhammed Toğaç tarafından Mısır’da kuruldu.
*Tavaif-i Mülük devletlerindendir.
*Başkenti Fustat’tır.
*Halife tarafından Muhammed Toğaç’a İhşid ünvanı verildi.(İhşid, sultanların sultanı demektir.)
*Muhammed Toğaç Suriye, Filistin ve Hicaz’ı ele geçirdi.Hicaz bölgesine hakim olan ilk Türk devletidir.
Yıkılışı:
Fatimiler tarafından ortadan kaldırıldı.
Tolunoğulları ve İhşidilerin hükümdarları, yöneticileri ve orduları Türk, halkı Araplardan oluştuğu için bu iki devlet kısa sürede yıkılmıştır.

3.Karahanlılar (840-1212)
*Karahanlılar Devleti, Uygurların dağılmasından sonra Karluk, Yağma ve Çiğil Türkleri tarafından Doğu ve Batı Türkistan’da kurulmuştur.
*Kurucusu Bilge Kül Kadir Han’dır.
*Başkenti Balasagun’dur.
*Karahanlı hükümdarlarından Satuk Buğra Han’ın etkisiyle Karahanlılar arasında İslamiyet’in yayılması hızlanmış ve Karahanlılar Orta Asya’da ilk Müslüman Türk devleti haline gelmiştir.
*Samanoğulları Devleti’ne 999’da son verdiler. Horasan’ı almak için Gaznelilerle yaptıkları savaşlarda yenildiler.(Nasr Ali Han dönemi).
*En güçlü oldukları dönem Yusuf Kadir Han’dır.
*Türklerin İslamiyet’e geçişlerinde ve Türk kültürüyle İslam kültürünün kaynaşmasında etkili olmuşlardır.


Yıkılış Nedenleri:
  • ØYusuf Kadir Han’ın ölmeden önce ülkesini çocukları arasında paylaştırması,
  • ØÇıkan karışıklıklar ve taht kavgaları,
  • ØKarahanlıların 1058’de Doğu ve Batı Karahanlılar olmak üzere ikiye ayrılmasıdır.
-Doğu Karahanlılar (başkenti Kaşgar) 1211’de Karahitaylar tarafından
-Batı Karahanlılar (başkenti Semerkant) da 1212’de Harzemşahlar tarafından yıkılmıştır.

Kültür ve uygarlık alanında ilerleyen Karahanlılar;
*Türkçe’ye önem vermişler ve resmi dil olarak kullanmışlardır.(Karahanlıların ulusçu bir anlayışı benimsediklerini gösterir)
*Türk dilini ve kültürünü devam ettiren Karahanlılar ilk Türk-İslam eserlerini ortaya koymuşlardır.En önemli eserleri;
Yusuf Has Hacib——-Kutadgu Bilig
Kaşgarlı Mahmut——Divan-ı Lügati’t Türk
Ahmet Yesevi————Divan-ı Hikmet
Edip Ahmet Yükneki—-Atabetül Hakayık
*Türk-İslam tarihinde ilk medreseleri kurarak eğitime önem vermişlerdir.
*Türk tarihinde ilk kervansarayları (Ribat) kurarak ticareti geliştirmişlerdir.
*Karahanlıların hakim oldukları topraklarda Türkler yaşadıkları için Arapça ve Farsça gelişmemiştir.Karahanlılar yazıda Uygur alfabesini kullanmışlardır.

4.Gazneliler (963-1187)
*Gazneliler Devleti, Afganistan’daki Gazne şehrinde Samanoğullarının Herat valisi Alp Tigin tarafından kurulmuştur.
*Başkenti Gazne’dir.
*İran, Horasan, Afganistan ve Kuzey Hindistan’a hakim oldular.
*Gazneliler en parlak dönemlerini Sultan Mahmut zamanında yaşamışlardır.
*Sultan Mahmut döneminde Gazneliler, Hindistan’a 17 sefer düzenleyerek Kuzey Hindistan’a hakim olmuşlar ve burada İslamiyet’i yaymışlardır.
*Abbasi Halifesini  Şii Büveyhoğullarına karşı korudu.Bundan dolayı Abbasi halifesi kendisine “Sultan” ünvanını verdi.Böylece tarihte sultan ünvanını ilk kez kullanan kişi oldu.
*Gazneli Mahmut’un oğlu Mesut 1040’da Dandanakan Savaşı’nda Selçuklulara yenilince  Gazneliler Horasan’daki topraklarını kaybederek, Hindistan ve Afganistan’da varlıklarını sürdürmeye çalışmışlardır.
Yıkılış Nedenleri:
  • Ø Selçuklularla yapılan Dandanakan Savaşından sonra devletin zayıflamaya başlaması.
  • Ø Ülkede iç karışıklıkların çıkması.
*Dandanakan yenilgisi ile zayıflayan Gazneliler toparlanamayarak  1187’de Afgan yerlilerinden olan Gurlular tarafından yıkıldı.
*Gaznelilerin birçok ulusu (Türkler, İranlılar, Hindular, Gurlular) bünyesinde bulundurmaları parçalanmalarında ve yıkılmalarında önemli rol oynamıştır.
*Türkçe’ye ve Türk kültürüne gereken önemi verememişler, ilim dili olarak Arapça, edebiyat dili olarak da Farsça’yı kullanmışlardır.

5.Büyük Selçuklular (1040-1157)
Büyük Selçuklu Devleti’nin Kuruluşu ve Genişlemesi
*Oğuzların “Üçok” kolunun “Kınık” boyu tarafından kurulmuştur.
*Devlete ismini veren Selçuk Bey Oğuz Devleti’nde subaşı (ordu komutanı) idi.Selçuk Bey, Oğuz Yabgusu ile arasının açılmasından  (Oğuz Yabgusunun yerine geçmek istediği için)  sonra Cent’e gelerek bağımsız bir beylik kurdu.
*Selçuk Beyin ölümünden sonra yerine oğlu Arslan Bey geçti.Gazneli Mahmut Arslan Beyi  yakalayıp hapsedince yerine Selçuk Beyin torunları Tuğrul ve Çağrı Beyler geçti.
*Tuğrul (1040-1063)  ve Çağrı Bey Dönemi (Selçuk Bey’in oğlu Mikail’in çocukları)
Çağrı Bey, 1016’da yurt edinmek için Anadolu’ya keşif amaçlı bir akın düzenlemiştir.Çağrı Bey’in bu akınları 1021’de tamamlanmıştır.Selçukluların Anadolu’ya yaptıkları ilk akındır.
*Gaznelilerden Horasan’ı almak için yaptıkları Nesa (1035) ve Serahs (1038) savaşlarını kazanarak bu bölgeye egemen olan Selçuklular, Nişabu’u  da alarak burada Tuğrul Bey adına hutbe okutmuşlardır.

Dandanakan Savaşı (1040)
Nedenleri:
Gaznelilerin Horasan topraklarına hakim olan Selçukluları bölgeden atmak istemeleri.
-Selçukluların kendilerine yurt arayışı içinde olmaları.

Sonuçları:
-Gazneliler yenilmiştir.
 -Gazneliler yıkılış sürecine girmiştir.
-Horasan kesin olarak Selçuklulara geçmiştir.
-Büyük Selçuklu Devleti resmen kurulmuştur.
-Tuğrul Bey sultan ilan edildi. Devleti Çağrı Bey ile birlikte yönetti.
-Rey şehri alınarak başkent yapıldı.
-Selçuklular savaştan kısa bir süre sonra büyük bir imparatorluk haline gelerek İslam dünyasının siyasi lideri oldular.

Tuğrul Bey Dönemi (1040-1063)
Pasinler Savaşı (1048)
Nedenleri:
-Dandanakan Savaşı’ndan sonra Selçuklular’ın batı yönünde ilerlemeleri.
-Bizanslıların, Türklerin Anadolu’ya girmelerini engellemek istemeleri.
Sonuçları:
-Selçuklu ordusu Bizans ve Gürcü kuvvetlerini yenilgiye uğratmıştır.
-Gürcü Kralı Liparit esir alınmıştır.
-Van’dan Trabzon’a kadar olan Doğu Anadolu toprakları Selçukluların eline geçmiştir.
-Bizans İmparatoru ile bir antlaşma yapılmıştır.Antlaşmaya göre; Bizanslılar kendi ülkelerindeki camilerde Abbasi halifesi ve Tuğrul  Bey adına hutbe okutmayı kabul etmiştir.
Pasinler Savaşı, Büyük Selçukluların Bizans ile yaptıkları ilk büyük savaştır.
*Şii Büveyhoğulları Abbasi halifesini esir edince, Tuğrul Bey Bağdat Seferi’ne çıkarak halifeyi esaretten kurtarmıştır (1055).Bu gelişme üzerine halife Tuğrul Bey’i, “Doğunun ve batının hükümdarı” ilan etmiştir.Bağdat Seferi’nden sonra Büyük Selçuklu Devleti İslam dünyasının siyasal liderliğini üstlenmiş, Abbasi halifesi ise dini liderliğini devam
ettirmiştir.
*Türkler Anadolu’ya geldiğinde Ermeniler Bizans İmparatorluğu’na bağlı küçük krallıklar halinde yaşıyorlardı.Bizans İmparatorluğu Doğu Anadolu’yu ele geçirerek buradaki Ermenileri Orta Anadolu’ya göç etmeye zorlamışlardır.Ermeniler ağır vergiler altında ezilmiş, Bizans’a karşı ayaklanan Ermeniler yakalanıp öldürülmüş, dinsel kıyımlar yapılmıştır.Selçuklu Türkleri de Ermenilerin dinsel inançlarına, sosyal ve ekonomik faaliyetlerine karışmadılar.
Alp Arslan Dönemi (1063-1072)
*Alparslan ilk seferini Azerbaycan ve Kafkasya üzerine yaptı. Ani ve Kars kalelerini ele geçirdi.
*1067’deki Türkistan seferinde Cent ve Gürgenç’i aldı.
*Alparslan, komutanlarından Gümüştegin, Afşin, Ahmet Şah, Arslantaş ve Dilmaçoğlunu Anadolu’ya akınlar düzenlemekle görevlendirdi.1067’de Türk kuvvetleri Malatya dolaylarında Bizans kuvvetlerini yenerek Kayseri’yi ele geçirdiler.
*Alp Arslan döneminin en önemli gelişmesi Bizans ile yapılan Malazgirt Savaşı (1071)’dır.

Nedenleri:
-Selçukluların yurt edinmek amacıyla Anadolu’ya akınlar düzenlemesi.
-Bizans’ın Türkleri Anadolu’dan atmak istemesi.
İki ordu arasında Muş yakınlarında yapılan Malazgirt Savaşı’nı Büyük Selçuklular kazanmıştır .
Savaş esnasında Bizans ordusunda bulunan Peçenek ve Uzlar, Selçuklu tarafına geçtiler. Pusuya yatan Türk askerlerinin seri hücumu ile Bizans ordusu büyük bir yenilgiye uğradı.
Malazgirt Savaşı’nın sonucunda;
– Anadolu’nun kapıları Türklere açılmıştır.Keşif amaçlı akınlar yerini yurt edinmeye yönelik akınlara bırakmıştır.
-İslam dünyası üzerindeki Bizans baskısı sona ermiştir.
-Türklerin batı yönünde ilerlemesi ve Bizans’ın kışkırtmaları sonucunda Türk-İslam dünyası üzerine Haçlı Seferleri başlamıştır.
-Anadolu’nun fethini hızlandırmak ve Türkleşmesini sağlamak için ilk beylikler kurulmuştur.(Saltuklular, Mengücekler,Danişmentliler, Mengücekler, Çaka Beyliği)
-Türkiye Tarihi’nin başlangıcı sayılmıştır.
Savaşın sonunda esir düşen Romen Diyojen ile bir antlaşma yapılmış olmasına rağmen Bizans’ta taht değişikliği meydana geldiği için antlaşma uygulanamamıştır.
*Nizamiye Medresesi ilk kez Alp Arslan döneminde Nizamülmülk tarafından Bağdat’ta kurulmuştur (1067).

Melikşah Dönemi (1072-1092)
*İlk önce kendisine karşı ayaklanan amcası Kavurd’la mücadele ederek onu ortadan kaldırdı.
*Kutalmışoğlu  Süleyman Şah, Tutak ve Artuk Beyleri Anadolu’nun fethiyle görevlendirdi.
*Anadolu, Suriye, Filistin alınmıştır.
*En geniş sınırlara ulaşılmıştır.
*Devletin en güçlü olduğu dönemdir.
*Melikşah döneminin en önemli iç olayı, Hasan Sabbah’ın Selçukluları içten yıkmak ve yönetimi ele geçirerek kendi görüş ve düşüncelerini yaymak amacıyla yaptığı Bâtınilik çalışmalarıdır.Batıniler Nizamülmülk’ü öldürmüşlerdir.
*Melikşah’ın ölümüyle Büyük Selçukluların yıkılış dönemi  başlamıştır.Oğulları Berkyaruk, Muhammed Tapar ve Sencer arasında taht kavgaları başlamıştır.1108-1117 arasında Fetret Dönemi  yaşanmıştır.

Sencer Dönemi (1117-1157)
Son hükümdar Sencer döneminde devlet toparlandıysa da Sencer, 1141 Katvan Savaşı’nda Moğol kökenli Karahitaylara yenilince Büyük Selçuklu Devleti zayıflamış ve 1157’de Sultan Sencer’in ölümüyle yıkılmıştır.

Büyük Selçuklu Devleti’nin Parçalanma Nedenleri
-Ülkenin hükümdar ailesinin ortak malı sayılmasından kaynaklanan taht kavgaları
-Devlete küstürülen Oğuzların ayaklanmaları (Devletin esas  kurucuları olan Oğuzlara yönetimde yer verilmeyip önemli görevlere Farslar (İranlılar)ın getirilmesi ve kendilerinden vergi almak için gelen memurun zorluk çıkarması nedeniyle ayaklanmışlardır.)
-Haçlı Seferleri
-Hanedana mensup beylerin bağımsız devletler kurmaları
*Irak ve Horasan Selçukluları (1119-1194)
*Kirman Selçukluları (1048-1187)
*Suriye Selçukluları (1069-1118)
*Türkiye Selçukluları (1077-1308)
-Atabeylerin merkezden ayrılıp ayrı devlet kurmaları (Görevleri yanına verildikleri melikleri iyi bir komutan ve devlet adamı yetiştirmek olan bu kişiler devletin zayıflaması üzerine bağımsızlıklarını elde etmişlerdir.)
*Salgurlular (Fars Atabeyliği) (1147-1284)
*İldenizliler (Azerbaycan Atabeyliği) (1146-1225)
*Beğteğinoğulları (Erbil Atabeyliği) (1146-1232)
*Böriler (Şam(Dımaşk) Atabeyliği) (1128-1154)
*Zengiler (Musul Atabeyliği) (1127-1259)
-Fatimilerin çalışmaları
-Hasan Sabbah’ın Bâtınilik propagandası (Batınilik, Fatimi Devleti’nin din(Şii) görüntüsü altında  siyasi terör faaliyetidir.)
-Abbasi halifelerinin, Selçuklu egemenliğinden kurtulmak için yürüttükleri çalışmalar
-Karahitayların saldırıları ve 1141 Katvan Savaşı
gibi nedenler etkili olmuştur.

Selçukluların Tarihteki Rolleri
-Anadolu’nun Türk yurdu haline getirilmesi
-Anadolu’nun İslamlaşması
-Halifeliğin korunması
-Haçlılara karşı İslam dünyasını korumaları

6.Harzemşahlar (1097-1231)
*Aral Gölü’nün güneyinde yer alan Harezm  bölgesinde kuruldu.
*Devletin kurucusu Atsız’dır.Başlangıçta Büyük Selçuklulara bağlı iken daha sonra Atsız’ın oğlu İl Arslan, Sencer’in ölümünden sonra bağımsızlığını ilan etmiştir.
*Sultan Alaattin Muhammet döneminde en geniş sınırlara ulaşmışlardır.(Doğuda Maveraünnehir’den batıda Azerbaycan’a kadar)
*Moğol istilası sonucu topraklarının büyük bir kısmını kaybederek Azerbaycan’a çekilen Harzemşahlar, Celalettin Harzemşah döneminde Selçuklulara ait toprakları(Ahlat) ele geçirmek isteyince  1230 Yassı Çemen Savaşı’nda Anadolu Selçuklularına yenilmiş, 1231’de Moğollar bu devlete son  vermişlerdir.
*Harzemşahların tarihteki en önemli rolleri Moğol istilasının hızını kesmiş olmalarıdır.
*Harzemşahlar kendilerini Büyük Selçukluların mirasçısı olarak kabul etmişler ve Büyük Selçuklu Devleti’nin bıraktığı boşluğu büyük ölçüde doldurmuşlardır.

7.Eyyubiler (1171-1250)
*Mısırdaki Fatimi Devleti’nin yıkılmasıyla kurulmuştur.
*Devletin kurucusu Selahattin Eyyubi’dir.
*Selahattin Eyyubi, kısa zamanda Filistin, Suriye, Irak ve Güneydoğu Anadolu’yu ele geçirdi.
*Kudüs kralını Hattin Savaşı’nda yenerek Kudüs’ü Haçlılardan aldı.(En önemli başarısı)
*Baharat Yolu’na hakim oldular.
*Selahattin Eyyubi’nin ölümünden sonra Eyyubiler eski gücünü kaybetmiştir.
*Selahattin Eyyubi, ülkeyi kardeşi ve çocukları arasında paylaştırdı.Ölümünden sonra ülkede iç karışıklıklar çıktı.Mısır’da Aybey Memlükler Devleti’ni kurdu.Suriye ve Irak’taki Eyyubilere, İlhanlılar son verdi.
Eyyubilerin Tarihi Önemi
-Selahattin Eyyubi, Fatimi Devleti’ne son vererek Müslümanlar arasındaki mezhep kavgalarını önemli ölçüde önledi.
-Haçlılardan Kudüs’ü alarak İslam dünyasına kazandırdı.
-Suriye ve Filistin üzerindeki Hristiyan üstünlüğüne son verdi.
-Mısır’ın imarına önem veren Eyyubiler burada önemli eserler meydana getirdiler.

8.Memlükler (1250-1517)
*Aybey tarafından Mısır’da kurulmuştur.
*Sultan Kutuz İlhanlı Hükümdarı Hülagu’yu  1260 Ayn Calut Savaşı’nda yenilgiye uğrattı.Böylece Moğolları tarihte ilk kez yenen ve durduran devlet olmuşlardır.
*Sultan Baybars, Bağdat’tan kaçan Mustansır’ı Mısır’da halife ilan etti.Baybars’ın amacı, bütün İslam dünyasını Memlüklerin çevresinde toplamaktı.
*Baybars, 1243 Kösedağ Savaşı sonrasında Moğol baskısının Anadolu’da artması karşısında Türk beyleri tarafından Anadolu’ya davet edilmiş.Baybars, Elbistan’da Moğolları yenilgiye uğratarak Kayseri’yi  ele geçirmiş.Ancak Anadolu  beyleri gerekli yardımı yapmayınca Baybars, Mısır’a geri dönmüştür.
*Baharat Yolu’na hakim olmuşlardır.
Osmanlı-Memlük ilişkilerinin bozulmasının nedenleri:
-Fatih’in Hicaz su yollarının ortaklaşa onarılması önerisinin Memlükler tarafından iç işlerine karışılması olarak değerlendirilmesi.
-Osmanlıların Memlüklerle işbirliği içerisinde olan Karamanoğulları Beyliğine son vermeleri.
-Memlüklerin II.Bayezit’e karşı Cem Sultanı desteklemeleri.
-Memlüklerin Anadolu’daki Ramazanoğulları ile Dulkadiroğulları beyliklerini egemenlik altına almak istemeleri.
*Yavuz Sultan Selim döneminde 1516 Mercidabık ve 1517 Ridaniye savaşları sonucunda Osmanlı Devleti tarafından yıkılmıştır.
*Memlükler askeri bir yönetim oluşturmuşlardır.Memlüklerde asker kökenli emirlerin hükümdar olma hakkı vardı.Bu nedenle de Memlüklerde sık sık taht değişiklikleri yaşanmıştır.Bu da iç istikrarı bozmuştur.

FATİMİLER! (909-1174)
*Ebu Muhammet Ubeydullah, Tunus’taki Aglebiler Devleti’ni yıkarak  kurmuştur.
*İhşitler’den Mısır’ı alarak bu devlete son vermişlerdir.
*Şiiliği(İsmailiye mezhebi) devlet politikası olarak benimsemişler, hükümdarlarını halife ilan etmişlerdir.(Bu durum İslam dünyasındaki siyasal birliği bozmuştur.)
*Türklerin desteklediği Abbasi halifesine karşı üstünlük sağlayamayınca,  terör örgütleri kurmuşlar(Batınilik) ve haçlıları davet etmişlerdir.I.Haçlı Seferi’nde Kudüs’ü koruyamayarak Haçlılara bırakmışlardır.
*Fatimiler en geniş sınırlarına Halife El Mustansır (1036-1094) zamanında ulaştılar.Bu dönemde Filistin, Suriye, Hicaz ve Yemen bölgelerini ele geçirerek imparatorluk haline geldiler.
*Selahaddin Eyyubi tarafından yıkılmışlardır.
*İslam dünyasında ayrılıklara neden olmuşlardır.

Türk-İslam Devletlerinde Kültür ve Medeniyet
Devlet Yönetimi
*Tolunoğulları ve İhşidilerde  devlet yönetimi, Abbasi devlet teşkilatı ile benzerlik gösteriyordu.
*Karahanlılar, yönetimde ikili yönetimi (doğu-batı)  esas almışlardır.
*Gazneliler, devlet yönetiminde Samanoğullarından etkilenmişlerdir.Gazneli hükümdarlar, devlet yönetiminde geniş yetkilere sahiptiler.
*Büyük Selçuklular, devlet teşkilatını oluştururken  Gaznelileri ve Abbasileri örnek almışlardır.
*İlk Türk-İslam devletlerinde, devlet işleri Büyük Divan(Divan-ı Saltanat)’da görüşülüp karara bağlanırdı.Büyük Divan’ın dışında aşağıdaki divanlar bulunuyordu:
Tuğra Divanı:Devletin iç ve dış, tüm yazışmalarını yapardı.
İstifa Divanı:Başında Hazinedar’ın (Müstevfi) bulunduğu bu divan devletin maliye işlerine bakardı.
Arz Divanı:Askerlerin kayıtlarını ve maaş defterlerini tutardı.
İşraf Divanı:Devletin adli ve idari işlerini denetlerdi.
*Türk-İslam devletlerinde, İslam öncesi Türk devletlerinde görülen “Ülke hanedan mensuplarının ortak malıdır” ve “Kut” anlayışları geçerliliğini korumuştur. Kut anlayışına göre, ülke toprakları haneden üyelerinin ortak malı kabul edilmiştir.Bu sisteme göre sık sık taht kavgaları çıkmış ve Türk devletleri kısa sürede parçalanmıştır.
*Büyük Selçuklularda şehzadeleri devlet yönetimi ve askerlik konularında yetiştirmekle “atabey” denilen deneyimli devlet adamları sorumluydu.
*Harzemşahlarda saray teşkilatı, Büyük Selçukluların saray teşkilatına göre düzenlenmişti.
*Eyyubiler, yönetim ve askerlik konularında Büyük Selçukluları örnek almışlardır.
*Memlükler, devlet yönetiminde Büyük Selçuklulardan etkilendiler.

Hukuk
İlk Türk-İslam devletlerinde hukuk, şer’i ve örfî hukuk olmak üzere ikiye ayrılırdı.Şer’i hukukun başında Kadı-ul Kudad, örfî hukukun başında da  Emir-i Dad bulunuyordu.Bunların dışında Sultanın başkanlık ettiği Divan-ı Mezalim denilen mahkemede ağır siyasi suçlar görüşülür ve karara bağlanırdı.

Ordu
*Karahanlı ordusunun çoğu atlıydı ve Türklerden (Karluk, Yağma ve Çiğil Türkleri) oluşuyordu.
*Gazne ordusu gulamlar(köleler), düzenli birlikler, eyalet askerleri, ücretli askerler ve gönüllülerden oluşuyordu.Orduda Türk, İranlı, Hintli ve Afganlı askerler vardı.
*Harzemşahlarda orduyu tımarlı sipahiler, kölelerden oluşan hassa ordusu ve gönüllü askerler oluşturuyordu.
*Eyyubilerde ve Memlüklerde ordu daimi askerler(süvariler ki bunların çoğunluğunu Kafkasya ve Kıpçak ülkesinden satın alınan Türk gençleri “ Memlükler-Kölemenler” oluşturuyordu.) ve gönüllülerden meydana geliyordu.
*Büyük Selçuklularda ordu altı bölümden oluşuyordu.Gulaman-ı Saray(Saray köleleri), hassa askerleri, Meliklerin, askeri valilerin askerleri, bağlı devletlerin ve beyliklerin askerleri, Türkmenler, ikta askerleri.

İkta sisteminin yararları
-Hazineden para harcanmadan büyük ve güçlü bir ordu kurulurdu.
-Göçebe Türkmenlerin yerleşik unsulara zarar vermesi önlenirdi.
-İkta sahipleri devlet otoritesini en ücra köşelere kadar götürürler ve asayişi sağlarlardı.
-Üretimde verimlilik ve süreklilik sağlanırdı.
-Vergiler düzenli olarak toplanırdı.

Din ve İnanış
*Türkler, İslamiyeti kabul ettikten sonra  kurdukları devletlerle, İslamiyeti geniş coğrafi alanlara yaymaya çalıştılar.
*Türkler, Abbasi halifesini Büveyhoğullarının baskısından kurtardılar.
*Türk hükümdarları ve devlet adamları, dini konularda oldukça hoşgörülü davranmışlar, yabancı dinden olanları korumuşlardır.
*Kolonizatör Türk dervişleri, yaşadıkları dönemde Anadolu’nun Türkleşmesine katkıda bulunmuşlar ve Türkmenlerin dini duygularını güçlendirmeye çalışmışlardır.Bu kişilere Horasan’dan geldikleri için Horasan erenleri de denmektedir.

Sosyal ve Ekonomik Yaşam
Türk-İslam devletlerinde halk göçebeler, köylüler ve kentliler olmak üzere üçe ayrılırlardı.
*Göçebeler hayvancılıkla,
*köylüler tarım ve az da olsa hayvancılıkla,
*kentliler de ticaret ve zanaatla uğraşırlardı.
*Ülke toprakları has, ikta ve haraci olarak üçe ayrılırdı.Has toprakları saraya ait olup gelirleri sultana, ailesine ve yakınlarına verilirdi.İkta toprakları ordu mensupları arasında paylaştırılırdı.İkta toprağının gelirleri  ikta sahibine ödenirdi.İkta sahibi de gelirinin bir kısmıyla atlı asker beslerdi.Haraci topraklar da Müslüman olmayanlara aitti.Haraci toprağın geliri hazineye giderdi.
*Tolunoğulları ve İhşidiler tarımın gelişmesine önem vermişler ve Baharat Yolu ile zenginleşmişlerdir.
*Karahanlılar döneminde tarım gelişmiş ve İpek Yolu sayesinde önemli gelirler elde etmişlerdir.
*Gazneliler tarım ve ticarete önem vermişlerdir.
*Selçuklular ticarete önem vermişler ve lonca teşkilatı ekonomik yaşamın gelişmesini sağlamıştır.
*Eyyubiler tarım ve ticaretin gelişmesine önem vermişler.
*Memlükler döneminde ticaret büyük önem kazanmıştır.

Dil ve Edebiyat
*Karahanlılarda resmi dil Türkçeydi.
*Gaznelilerde resmi dil Arapça, saray ve ordu dili Türkçeydi.
*Büyük Selçuklularda, bilim dili Arapça, resmi yazışma dili Farsça, günlük konuşma dili Türkçeydi.
*Satuk Buğra Han Destanı, Karahanlı Hükümdarı Satuk Buğra Han’ın Müslümanlığı kabul etmesi ve yayması ile ilgili olayları ele alır.Cengizname, Oğuz ve Uygur beylerini anlatan destansı öykülerden oluşur.Bu iki eser Türk-İslam edebiyatının ilk önemli sözlü eserleridir.
Divan-ı Lugat-it Türk, Karahanlılar döneminde Karahan prenslerinden Kaşgarlı Mahmut, Türk dilinin güzelliklerini anlatmak ve Araplara Türkçe öğretmek amacıyla yazmıştır.Bu eserde Türklerin kültürü ve ekonomik hayatıyla ilgili ayrıntılı bilgiler verilmiştir.
Kutadgu Bilig, Türkçe yazılan ilk siyasetnamedir.Karahanlı Hükümdarı Tabgaç Buğra Han’a sunulan bu eserde Türk devlet anlayışı, yasalar ve siyaset üzerine görüşler açıklanmış, hükümdarlara devlet yönetimi konusunda öğütlerde bulunulmuştur.
Atabetül Hakayık, Karahanlılar döneminde Edip Ahmet Yükneki tarafından  Uygur alfabesiyle yazılmış olan bu eserde, bilimin insanı mutluluğa götüren yol oluşundan, cömertlikten, kibir ve hırslı olmanın kötülüğünden bahsedilmektedir.
Divan-ı Hikmet, Karahanlılar döneminde Ahmet Yesevi tarafından Türkçe yazılmış bir eserdir.
Siyasetname, Büyük Selçuklu  veziri Nizamülmülk tarafından yazılmış olup Sultanlara ögütler vermektedir.
Şehname, İranlı şair Firdevsi tarafından Gazneli Mahmut’a sunulan Farsça bir eserdir.

Bilim  ve Sanat
*İlk Selçuklu medresesi, Tuğrul Bey tarafından Nişabur’da açıldı.
*Selçuklularda en büyük medreseyi vezir Nizamülmülk Bağdat’ta yaptırdı.
*Melikşah döneminde Celali Takvimi  düzenlenmiştir.
*Türk-İslam devletlerinde Farabi, Biruni ve İbni Sina yetişen ünlü bilim adamlarından bazılarıdır.
*Tolunoğullarından  Tolunoğlu Ahmet Camii, Karahanlılardan Ayşe Bibi Türbesi, Gaznelilerden III.Mesut Zafer Kulesi günümüze kadar gelen eserlerdir.
*Karahanlılar “ribat” adı verilen ilk kervansarayları yapmışlardır.

Yorum Gönder